10 Kasım 2024

10 Kasım 2024

Milletimizin kurtarıcısı büyük önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 86. Yıl dönümünde onu saygı, sevgi ve minnetle anıyoruz.

Toplumlar çok sıkıntılı dönemlerinde büyük liderlere ihtiyaç duyar. Toplumları, bu dönemlerden ancak büyük liderler kurtarır. Tarihimizdeki önemli başarılar, tarihe yön veren gelişmeler ve büyük sorunların çözümü Türk Milletinin yetiştirdiği liderler sayesinde gerçekleşmiştir. Mustafa Kemal Atatürk; vatanımızın kurtarıcısı ve ilelebet yaşayacak olan Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin kurucusu olmuştur.

Mesleği olarak çok iyi bir komutan,

Kara tahta başında bir öğretmen,

Modern tarımın öncüsü ve örneği olarak bir çiftçi,

Kitap yazabilecek seviyede matematikçi,

Ağaç kesilmesin diye köşk taşıtan doğa dostu,

Cephe hattında bile kitap okuyan,

Lise yıllarında savaşa katılmak için okuldan kaçacak kadar vatansever,

Kaburga kemiği kırıkken bile görevini yürütecek kadar fedakar,

Ot bile yetişmez denilen arazide ülkemiz çiftçilerine ve dünya ülkelerine örnek olan orman çiftliğini kuracak kadar kararlı ve azimli,

Kral olabilecekken krallığı, elinin tersiyle itecek kadar milletinin egemenliğine düşkün, ileri görüşlü,

İstanbul Boğazı kıyılarında düşman gemilerini gördüğünde “Geldikleri gibi giderler!” diyecek kadar kendine ve milletine güvenen,

“Para yok” dediklerinde; “bulacağız” “ordumuz yok” dediklerinde “kuracağız” “silahımız yok” dediklerinde “yapacağız” diyecek kadar kararlı,

Devletin resmi konutu olan Çankaya Köşküne dikilecek çiçekleri ve fidanları kendi parasıyla alacak kadar millet malına hassas,

Annesi “evde yiyecek bir şey kalmadı” yazdığında cevaben “Bendeki para,  milletimizin kıt kanaat topladığıdır, size o paradan gönderemem. Yere serili halı ve kilimleri satarak ihtiyacınızı giderin.” diyecek kadar millet malını kollayan,

ve daha nice ulvi değerleri kendinde toplayan bir liderdir Atatürk.  Bu özelliklere sahip çok az lider gelmiştir bu dünyaya.

“Benim en büyük eserim, Türkiye Cumhuriyetidir” diyerek aziz Türk Milletinin egemenliğinde özgür ve bağımsız olarak kurduğu ülkemizi, “Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz." diyerek gençlere emanet etmiştir. Bizler de bu emanetine sımsıkı sarılarak gerektiğinde canımızı da feda ederek koruyacağımıza and içiyoruz.

Her canlının öleceği gibi Atatürk de 10 Kasım 1938’de ebediyete intikal etti. Bugün O’nu, bir kez daha anıyoruz. Aslında sadece bugün değil her gün O’nu anıyoruz. Çünkü yaşadığımız her gün geçtikçe O’nun bıraktığı eserlerin kıymetini daha çok anlıyoruz. Yaptığımız her güzel işte, okula başlayan her çocuğun gülüşünde, oy kullanan her ferdin özgür iradesinde, barış içinde geçen her günümüzde Atatürk’ün imzası var. Millet olarak egemen güç olmanın, özgür ve bağımsız olmanın ne demek olduğunu diğer devletlerde yaşayanları gördükçe daha iyi anlıyoruz ve O’na daha çok hayran oluyoruz. Aslında O ölmedi, ölümsüzleşti. Hiç bir ölüm, bu kadar ölümsüz olmamıştı!

O’na binlerce şükranlarımızı sunuyoruz.

Ey Atatürk! Ruhun şâd olsun.

11.11.2024 49

 

12-11-2024

 

11-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-202411-11-2024